36 yıldır ikramlık eşya imal edip satan Temel Samangül, son yıllarda farklı bir alana yöneldi. Pirince isim yazmanın yanı sıra birçok ikramlık eşya da üreten Samangül, atık şişeleri iktisada kazandırmak için sanat yapıtına dönüştürme kararı aldı. Atık içki, sirke, gazoz üzere cam şişeleri toplatan Samangül, bu yapıtlara ören yerlerinin figürlerini yerleştirerek, şişe rölyef haline getirerek satışa sundu. Yerli ve yabancı turistlerin hayli ilgisini çeken şişe rölyefler iç piyasada 50 TL’den, Avrupa’da ise 50 eurodan alıcı buluyor.
“Şişeler Avrupa’da 50 eurodan satılıyor”
1 TL’ye toplattıkları şişelerin Avrupa’da 50 euoya alıcı bulduğunu tabir eden Temen Samangül, “Kullanılmış tüm atık şişeleri arkadaşlarımıza çöpten toplatıyorum. Onlara da şişe başına 1 TL üzere cüzi bir para veriyorum. Şişer, atölyeye geldikten sonra birinci evvel steril hale getiriyoruz. Bu şişelere gerekli süreci yaptıktan sonra ören yerlerinin rölyeflerini çalışarak, sanat yapıtına dönüştürüyoruz. Elhasıl yapığım şey; atık şişeleri sanat yapıtına dönüştürerek iktisada kazandırmak. 1 TL’ye toplattığım şişeler sanat yapıtına dönüştükten sonra yurt dışında 50 euroya satılıyor. Türkiye’de ise sanat esrine dönüştürdüğümüz şişeyi 50 TL’ye satıyoruz. Benden 50 TL’ye şişeleri alanlar da yurt dışında bu şişeleri 50 euroya satıyor” dedi.
“Eskiden bin adet gelen sipariş 10 bin adete çıktı”
Şişe rölyef yapan atölyelerin kapanması ile siparişlerin arttığını ancak üretim kapasitelerinin az olması nedeniyle siparişlerin birçoğunu reddetmek zorunda kaldığını lisana getiren Samangül, “Şişelere Asos, Efes, Sümela, Samsun’daki ören yerleri üzere birçok rölyef çalışıyoruz. Artık eskisi kadar şişeleri sanat yapıtına dönüştüren üretici kalmadı. Piyasanın hareketli olmasına karşın birçok atölye kapandı. Sayımız çok az kaldı. Birçok siparişi iptal etmek zorunda kalıyorum. Evvelden ayda bin adet sipariş geliyordu, artık 10 bin adet sipariş geliyor. O kadar üretim yapacak durumda değiliz. Üreticiler bizim kesimde düzgün para kazanıyor. Çin üretimleri bizim satışımızı etkiledi. Onlar kendi kültürünün ikramlık eserleri gönderdiği için pek ilgi görmüyor. Yerli ve yabancı turistler Türkiye’ye ilişkin ikramlık eşya alıyorlar” diye konuştu.
“Haftada 300 şişeyi sanat yapıtına dönüştürüyoruz”
Yüklü bir sipariş aldıklarında haftada 300 şişeyi iktisada kazandırabildiklerini vurgulayan Temel Samangül, “Bir atık şişenin sanat yapıtına dönüşme süreci biraz meşakkatli. Paklık sürecinin akabinde kazıma, yıkama sürecinin akabinde kaplama yapıyoruz. Kaplamanın akabinde üzerine ören yerinin rölyefini geçiriyoruz. Pişirme tekniğinin akabinde son olarak boyuyoruz. Kullandığımız boyalarda da vernik üzere kimyasal boyalar değil, su bazlı boyalar kullanıyoruz. Şişenin gelmesi ve atölyeden çıkması olarak hesaplarsak haftada 300 şişeyi sanat yapıtına dönüştürebiliyoruz” formunda konuştu.
“En büyük külfetimiz şişe bulmak”
Şişe bulmakta düşünce yaşamaya başladıklarını da belirten Temel Samangül, “Şu anda yaşadığımız en büyük külfet atık şişe bulmada yaşanıyor. Evvelden alkol şişelerin içindeki ucuzdu ve çokça şişe bulabiliyorduk. Şişe satışı azaldığı için bulmakta da zorluk çekiyoruz. Zarurî haller dışında her vakit şişelerin atık gereç olmasına dikkat ediyoruz. Kullanılmış, anısı olan şişenin üzerine çalışmak bana daha çok zevk veriyor” tabirlerini kullandı. Türkiye’de 50 TL, Avrupa’da 50 euroya satılan rölyef şişeler yerli ve yabancı turistlerin epeyce dikkatini çekiyor.